Skip to main content

TÜRKÇE

استعيذ بالله بسم الله الرحمن الرحيم: قَالَ اللّهُ هَذَا يَوْمُ يَنفَعُ الصَّادِقِينَ صِدْقُهُمْ لَهُمْ جَنَّاتٌ تَجْرِي مِن تَحْتِهَا الأَنْهَارُ خَالِدِينَ فِيهَا أَبَدًا رَّضِيَ اللّهُ عَنْهُمْ وَرَضُواْ عَنْهُ ذَلِكَ الْفَوْزُ الْعَظِيمُ

قال رسول الله {صلعم}: عَلَيْكُمْ بِالصِّدْقِ، فَإِنَّ الصِّدْقَ يَهْدِي إِلَى الْبِرِّ، وإِنَّ الْبِرَّ يَهْدِي إِلَى الْجَنَّةِ، ومَا يَزَالُ الرَّجُلُ يَصْدُقُ ويَتَحَرَّى الصِّدْقَحَتَّى يُكْتَبَ عِنْدَ اللَّهِ صِدِّيقًا، وإِيَّاكُمْ والْكَذِبَ، فَإِنَّ الْكَذِبَ يَهْدِي إِلَى الْفُجُورِ، وإِنَّ الْفُجُورَ يَهْدِي إِلَى النَّارِ، ومَا يَزَالُ الرَّجُلُ يَكْذِبُ ويَتَحَرَّى الْكَذِبَ حَتَّى يُكْتَبَ عِنْدَ اللَّهِ كَذَّابًا مُتَّفَقٌ عَلَيْهِ

Muhterem Müslümanlar!

Bu haftaki hutbemiz, DOĞRULUK VE DÜRÜSTLÜK hakkında olacaktır.

Doğruluk bütün salih amellerin temeli, takvanın semeresidir. Doğruluk olmasa hayatımız manasını kaybeder. Bir kimsenin yalanı huy haline getirmesi, onun manevi hayatının helak olmasıyla aynı manaya gelir. Yalancı olarak ma’ruf olanların sözlerine itimat edilmez; konuşması da hiç kimseye fayda getirmez Allah-ü Teala’nın insanoğluna verdiği akıl, zeka konuşma kabiliyeti, nimetlerin en ve büyüklerindendir. Yüce Rabbimiz bunları bize, yalancılık, hilekârlık gibi gayri ahlaki yollarda sarfetmek için değil, hak ve hayır yolunda kullanalım diye vermiştir.

Mevla’mız, Kur’an-ı Kerim’de şöyle buyuruyor: “Kim Allah’a ve Peygambere itaat ederse, işte onlar, Allah’ın kendilerine nimet verdiği peygamberlerle, Sıddıklarla, şehitlerle ve salihlerle birliktedirler. Bunlar ise ne güzel arkadaştır.”(Sûre-i Nisâ/69).

Ehl-i sünnet ve’l cemaat âlimleri, doğruluk ve dürüstlüğü ahlâkın en büyük alâmeti kabul etmişler ve bu Ayet-i Kerime’deki tertibi (sırayı) dikkate alarak, peygamberlerden sonra en yüksek derecede, Sıddıkların yani dürüstlüğü haline hayatlarının gayesi getirenlerin bulunduğunu bildirmişlerdir.

Peygamber Efendimiz (s.a.v.) buyuruyor ki: “Sakın doğruluktan ayrılmayınız, çünkü doğruluk insani iyiliğe, iyilik ise sahibini cennete ulaştırır. Doğruluğa devam eden kişi, Allah’ın nezdinde, Sıddık yani dürüstlüğü huy haline getiren insan) olarak yazılır. Yalan söylemekten de kaçınınız çünkü yalan, insani günahlara sürükler; günahlar ise cehenneme götürür. Kişi yalan söyleye söyleye en sonunda Allah’ın nezdinde “kezzâb” (yani yalancılığı huy haline getirmiş kimse) diye yazılır.” (Buhârî)

İmam-ı Rabbani Hazretleri de Mektubat-ı Şerife’sinde söyle buyuruyor: “Yalan bütün dinlerde haramdır.” (3/41) Yalan dolanla iş çevirenler, işlerine sahtekârlık katanlar, belki bir zaman için muvaffak olabilirler; fakat nihayetinde kaybeden onlar olacaktır.

Doğruluk ve dürüstlüğüne düşmanlarının bile hayran olup, Muhammedü’l-Emîn diye hitap ettikleri Rasülüllah Efendimiz(sav), “Benim için sözlerin en güzeli, en doğru olanıdır” buyuruyor. (Buhârî)

Muhterem Müslümanlar!

Resul-i Zişan efendimizin şu Hadis-i Şerif’i, dürüstlükten uzaklaşmanın manevi hayatımız için, ne büyük bir tehlike teşkil ettiğini ifade etmektedir: “Münafığın alâmeti üçtür;

1.Konuștuğu zaman yalan söyler,

2.Söz verdiğinde sözünden döner,

3.Kendisine bir emanet bırakıldığında emanete hıyanet eder.” (Buhârî)

Bu Hadis-i Şerif de gösteriyor ki, sadece sözlerimizde değil işlerimizde ve niyetlerimizde de doğruluktan ayrılmamamız icap ediyor.

Hutbemize bir ayet-i kerimenin mealiyle nihayet verelim: “(Ve Hesap Günü) Allah-ü (Teâlâ) şöyle buyurur: Bugün, doğrulara doğruluklarının fayda vereceği bir gündür. Onlar için altlarından ırmaklar akan, içinde ebedî kalacakları cennetler vardır. Allah onlardan razı olmuş, onlar da O’ndan razı olmuşlardır. İşte en büyük kurtuluş budur.” (Sure-i Mâide/119)

日本語

استعيذ بالله بسم الله الرحمن الرحيم: قَالَ اللّهُ هَذَا يَوْمُ يَنفَعُ الصَّادِقِينَ صِدْقُهُمْ لَهُمْ جَنَّاتٌ تَجْرِي مِن تَحْتِهَا الأَنْهَارُ خَالِدِينَ فِيهَا أَبَدًا رَّضِيَ اللّهُ عَنْهُمْ وَرَضُواْ عَنْهُ ذَلِكَ الْفَوْزُ الْعَظِيمُ

قال رسول الله {صلعم}: عَلَيْكُمْ بِالصِّدْقِ، فَإِنَّ الصِّدْقَ يَهْدِي إِلَى الْبِرِّ، وإِنَّ الْبِرَّ يَهْدِي إِلَى الْجَنَّةِ، ومَا يَزَالُ الرَّجُلُ يَصْدُقُ ويَتَحَرَّى الصِّدْقَحَتَّى يُكْتَبَ عِنْدَ اللَّهِ صِدِّيقًا، وإِيَّاكُمْ والْكَذِبَ، فَإِنَّ الْكَذِبَ يَهْدِي إِلَى الْفُجُورِ، وإِنَّ الْفُجُورَ يَهْدِي إِلَى النَّارِ، ومَا يَزَالُ الرَّجُلُ يَكْذِبُ ويَتَحَرَّى الْكَذِبَ حَتَّى يُكْتَبَ عِنْدَ اللَّهِ كَذَّابًا مُتَّفَقٌ عَلَيْهِ

ムスリムの皆様、

今日のフトバは率直さや正直さについてです。

率直さはすべての行動の基本、タクワーの結果です。率直さがなければ生涯の意味がなくなります。ある人の嘘を習慣にすることは、彼のマーナウィー(霊魂的な)暮らしを台無しにすることと一緒です。嘘つきだと知られた人々の言葉が信用されません。その人々の話は誰の役にも立ちません。ALLAH(s.w.t.)が人間に与えた知能、話す能力は最大の恵みの一部です。ALLAH(s.w.t.)はその恵みを虚言(嘘)、だましなどの不道徳な道で使うためではなく、ALLAHの道で正しく使うために与えました。

ALLAH(s.w.t.)はクルアーン・カリームで次のように伝えます:「誰でもALLAHや預言者に従えば、その人々はALLAHが恵みを与えた預言者たち、率直な人々、良い行動する人々と一緒となる。彼らはなんと良い仲間である」

アヒリ・スンナ・ワル・ジャマーアの学者たちは率直さや正直さを道アフラーク(道徳)の証しだと判断して、そのアーヤでの順番を元にして、預言者たちの次に最も高い地位を占めているのは正直さ人生の目的とする人々であることを知らせました。

ラスールッラー(s.a.w.)は次のように次のように伝えます:「率直さより離れるな!なぜなら率直さは人間を良いことへ、良いことは人間をジャンナ(天国)へト到来させるからである。率直さを続ける人はALLAHの御許でスィッディーク(率直な人)だと記録される。虚言(嘘)を避けなさい。なぜなら虚言は人を罪に日引きずって、罪は人を地獄に到来させるからである。人が嘘をつき続けるとALLAHの御許でカッザーブ(うすを習慣にしている人)だ記録される。」

イマーム・ラッバーニー(k.s.)はマクトゥーバート・シャリーファで次のように伝えます:「虚言(嘘)はすべての宗教で禁じられている」。虚言で行動して人々をだましている人間は短期的に成功したとしても、長期的に失敗することは確実です。

率直さや正直さで敵の人々にも感心されて、ムハンマドル・アミーン(信用できるムハンマド)と名付けられたラスールッラー(s.a.w.)は「私にとって最も美しい言葉は、正直な言葉である。」と伝えました。

ラスールッラー(s.a.w.)は次のハディース・シャリーフで正直さより離れることが私たちのマーナウィー(霊魂的な)生活にどのような危険をもたらすかを表現しました:「ムナーフィフの兆しは3つである:話す際、嘘をつく、約作をするとその約束を破る、何かが預けられると、それ裏切る(守らない)」。このハディース・シャリーフが示した通り言葉だけではなく行動やニッヤ(意志)でも率直さを離れない必要があります。

あるアーヤ・カリーマの意味でフトバを終了させましょう。ALLAH(s.w.t.)は次のように伝えます:「(審判の日に)ALLAHs.w.t.)は次ようにおっしゃる:今日、率直な人々に率直な行動が役に立つ日である。彼らのため下より川が流れる、永遠にいることとなるジャンナ(天国)がある。ALLAHは彼らにリダー(満悦)を与えて、彼らもALLAHの決まりに対して喜んだ。これは真の最大の救済である。」

× Bize Ulaşın